Antalya'da 28 yıldır evlat hasreti çeken Çakan çifti, tatil için kente gelen bir kadının doğumu sonrası hastanede terk ettiği bebeğin koruyucu ailesi oldu.
Kepez ilçesinde pazarcılık yaparak ailesinin geçimini sağlayan 49 yaşındaki Fahrettin Çakan ile 43 yaşındaki eşi Emine Çakan, 28 yıllık evliliklerinde çocuk sahibi olamadı. Çakan çifti, yıllar sonra koruyucu aile olmaya karar verince, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğüne müracaat etti.
Başvuruları sonrası bir süre bekleyen Çakan çiftinin yolu, annesinin tatil için geldiği Antalya'da doğurduğu ve hastanede bırakıp gittiği henüz 6 aylık bebekle kesişti. "Yusuf Umut" adını verdikleri bebeğe kol kanat geren aile, mutlu bir hayata adım attı.
Fahrettin Çakan, AA muhabirine, Yusuf Umut gelmeden önce hayattan bezgin olduğunu, kendisini 60 yaşında gibi hissettiğini söyledi.
Yusuf Umut'un varlığıyla evlerini aydınlattığını, kendilerine can yoldaşı olduğunu, sırf bu yüzden 30 yaşında gibi dinçleştiğini ifade eden Çakan, "Yüce Allah'ım 28 yıl sonra bu mutluluğu bize yaşattı. Huzurlu ve mutluyuz. Komşularımın ve pazar tezgahındaki komşu esnafın çocukları bana hep dede diye hitap ederledi. Onlara öz dedeleri gibi davranıyordum. Büyük bir çocuk sevgim vardı. Yusuf ile bu sevgim doruğa ulaştı." dedi.
"40 gece neredeyse hiç uyumadım"
İlk telefon geldiğinde eşine "Tezgahı olduğu gibi bırak, çocuğumuzu almaya gidiyoruz" diyerek ağladığını anlatan Çakan, şunları kaydetti:
"Evimize geldiğinde ben 40 gece neredeyse hiç uyumadım. Bir şey olur diye sabaha kadar başında bekledik. Başını omzuma koyup uyumasıyla dünyalar benim oluyor. Önceden üzüntüden şimdi ise mutluluktan ağlıyorum."
Umut'un yabancı uyruklu bir annenin çocuğu olduğunu duyduklarında hiç tereddüt etmediklerini anlatan Çakan, "Yabancı uyruklu olduğunu söylediklerinde "Ne olursa olsun. O bizim çocuğumuz" dedim. Benim için ırkı fark etmez. Yabancı uyruklu olduğu aklıma bile gelmiyor. Onunla bir dakika bile çok keyifli." dedi.
Emine Çakan ise yıllar sonra annelik duygusunu tatmanın mutluluğunu yaşadığını dile getirdi.
Yusuf Umut'un kokusunu içine çektiğinde bütün dertlerini unuttuğunu vurgulayan Çakan, "İyi ki Yusuf bizim olmuş. Kalabalıklar içerisinde kendimi çok yalnız hissediyordum. Hayatımız çok değişti. Umut, bizim umudumuz, yaşama sevincimiz oldu. En büyük hayalim 'anne' kelimesini onun ağzından duymak. Yusuf benim kanım, canım. Onu doğurmadığımı hiç hissetmiyorum. Öz oğlum gibi. Demek ki annelik böyle bir şeymiş. Çok tatlı bir duygu." ifadesini kullandı.
"Rabbim inşallah onu bizden bizi de ondan mahrum etmez." diyen Çakan, oğluna çok iyi bir anne olacağını ve onun mutluluğu için çaba göstereceğini sözlerine ekledi.